22 Kasım 2012 Perşembe

Sevgi Soysal

Bugün Sevgi Soysal'ın ölüm yıldönümü. "Tante Rosa"nın, "Barış Adlı Çocuk"un, "Yenişehir'de Bir Öğle Vakti"nin, "Şafak"ın, "Bakmak"ın... yazarı.  40'larında, çok ama çok erken bu dünyadan göçüp gitmiş, sevdiğim bir yazar.

Oğlu Korkut'la yeterince ilgilenememesinin acısını yaşamış, kızları Defne ve Funda'ya doyamadan göçmüş; hayatını Özdemir Nutku, Başar Sabuncu, Mümtaz Soysal ve demir parmaklıklarla paylaşmış bir yazar aynı zamanda. Öyle ki 12 Mart döneminde son eşi Mümtaz Soysal hapisten çıktığında, Sevgi Soysal tutuklanmış ve nikahları cezaevinde kıyılmış.

Hakkında bir yazı için.

Hakkında yazılmış bir kitapla ilgili yazı için.
Onun satırlarıyla anmak istedim bu güleç, hayat dolu kadını. "Her daim canlı, enerjik, esprili kadın. Her daim düşünen, her daim akıllı ve her daim 'kadın'...
"Sana söyleyemediklerimi karıncalara söyleyeceğim,
bozkıra, senden benden yalnız...
Susuyoruz bak hep, söyleyemediklerimizi susuyor,
bilmediklerimizi konuşuyoruz,
bozkır senden benden yalnız, oysa yaratık dolu,
yaşam dolu -ya karıncalar...
Hep oturup cigara içiyoruz yetersiz,
konyak içiyoruz yetersiz,
en asıl yetersiz biziz,
yalnızlığımız en yetersiz -ya bozkır...
Ben kadının biriysem, sevilmeliyim...
sen bilmezsin güzel miyim,
en büyük güzelliğim senin bilmezliğin, duymazlığın
-ya en boş damlalar gözlerimizde?
Bak, tozluyuz biz, çok tozluyuz -ya bozkır...
bozkır yolundan kamyonlar geçerken kalkan toz...
O başka, yapışkan bizimki, yağmurlarla yıkanmaz.
Bak, hayal kurarım, en zevksiz acıklı şeylere
gözyaşı dökerim de kendimi bilmem.
Biz bilmeliyiz birbirimizi, böylesine mutluyuz bazı.
Bu evrende her şeyi silecek birileri, yaşamları çoktan,
bu önemli değil, biz çoktan tükenmişiz.
Somutlara güvenimiz yok hiç; onlar yok,
herkesler her şeylerini çok şeylere harcıyorlar,
tutsak kılıyor bu şeyler onları,
hep onlara çarpıyorlar yaşantılarında.
Ama bak, gerçek tutsaklar biziz,
soyuttan gelir bizimki, savaşılmaz.
En değerli somutlarımı yoktan satarım da
kurtulamam ötekilerden, bilirsin.
Bırakıp bırakıp ırak kentlere bile gidemeyiz.
Bak, bizi ağaçlandırmak güçtür -ya bozkır..."

Sevgi Soysal
Fotoğraf: Sana söyleyemediklerimi karıncalara söyleyeceğim,
bozkıra, senden benden yalnız...
Susuyoruz bak hep, söyleyemediklerimizi susuyor,
bilmediklerimizi konuşuyoruz,
bozkır senden benden yalnız, oysa yaratık dolu,
yaşam dolu -ya karıncalar...
Hep oturup cigara içiyoruz yetersiz,
konyak içiyoruz yetersiz,
en asıl yetersiz biziz,
yalnızlığımız en yetersiz -ya bozkır...
Ben kadının biriysem, sevilmeliyim...
sen bilmezsin güzel miyim,
en büyük güzelliğim senin bilmezliğin, duymazlığın
-ya en boş damlalar gözlerimizde?
Bak, tozluyuz biz, çok tozluyuz -ya bozkır...
bozkır yolundan kamyonlar geçerken kalkan toz...
O başka, yapışkan bizimki, yağmurlarla yıkanmaz.
Bak, hayal kurarım, en zevksiz acıklı şeylere
gözyaşı dökerim de kendimi bilmem.
Biz bilmeliyiz birbirimizi, böylesine mutluyuz bazı.
Bu evrende her şeyi silecek birileri, yaşamları çoktan,
bu önemli değil, biz çoktan tükenmişiz.
Somutlara güvenimiz yok hiç; onlar yok,
herkesler her şeylerini çok şeylere harcıyorlar,
tutsak kılıyor bu şeyler onları,
hep onlara çarpıyorlar yaşantılarında.
Ama bak, gerçek tutsaklar biziz,
soyuttan gelir bizimki, savaşılmaz.
En değerli somutlarımı yoktan satarım da
kurtulamam ötekilerden, bilirsin.
Bırakıp bırakıp ırak kentlere bile gidemeyiz.
Bak, bizi ağaçlandırmak güçtür -ya bozkır...

Sevgi Soysal


(30 Eylül 1936-22 Kasım 1976)

2 yorum:

  1. Ah Sevgi Soysal, gençlik idolüm, ölümüne içimin yandığı, dönüp dönüp okuduğum...
    Bugün ben de döktüm kitaplarını ortaya, 70'lerin başından kalma ilk baskılar okuna okuna yıpranmış, seloteyple yapışık çoğu sayfası. Yenişehir'de Bir Öğle Vakti'ni koydum bir kenara belki 10.kez tekrar okumak üzere.
    Dilerim gittiği yerde huzuru bulmuştur...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yazdıklarını okurken ayrı, erkenden göçüşünü düşündükçe ayrı sızlıyor insanın içi. Tante Rosa'yı dönüp dönüp okuyorum ben de yeniden. Bilgi baskıları hayli yıpranmış ama yeni baskılarını da seviyorum. Dilerim huzuru bulmuş, tüm sevdiklerine gülümseyerek bakıyordur.

      Sil