Vivian Maier, ömrünün 40 yılını dadılık yaparak geçirmiş. 1950′lerden 1990′lara kadar Chicago’da dadılık yaparak hayatını kazanmış. Ama içe dönük biri olan Maier, çocuklarına bakmak üzere yanına
taşındığı aileden, gelir gelmez kaldığı odanın kapısına kilit koymalarını
istemiş. Şimdi olsa "münzevi" diye yaftalanabilecek bu yalnız kadının gizli tutkusu ise fotoğrafmış.
Fotoğrafla tutkuyla uğraştığını, yanında kaldığı aile bile bilmiyormuş çünkü kimseye göstermiyormuş çektiklerini. Sakla sakla nereye kadar, kıymeti sonradan anlaşılmış. Maier 2009 yılında hayatını kaybedince, eşyalarını
sakladığı depo borçları yüzünden kadıncağızın eşyalarını açık artırmaya çıkarmış.
Ve tesadüfe bakın ki John Maloof adlı, yazdığı kitap için Chicago’nun eski
fotoğraflarını arayan bir meraklı emlakçı, açık artırmada Maier’in negatif dolu
kolilerinin en büyüğünü satın almış. Yüzbine yakın fotoğraf... Gizli bir hazine! Maloof gördüğü fotoğrafların değerini fark edip
Maier’in binlerce fotoğrafını gün ışığına çıkarmış. İyi ki de böyle bir şey yapmış... Yoksa Vivian Maier gibi bir kadından hiç haberimiz olmayacak, fotoğrafları kim bilir nerelerde çürüyecekti. Gerçi ne yazık ki ona bir faydası olmamış ama...
Chicago sokaklarında dolaşan ve günlük hayatı Rollefex marka makinesiyle fotoğraflayan Maier'in fotoğrafçılık eğitimi yok. Ama bu sonuçta yetenek, gözlem gücü ve içgüdüyle alakalı ve tümü de onda varmış. Nasıl bir kadındı acaba? İnsan merak ediyor. Sessiz ve kendi halinde görünüp de, içinden böyle cevherler çıkaran insanlara hayran olmamak elde değil. Şimdi devir "selfie" ve kendini ifşa edip övme devri ne de olsa.
Maier artık tanınan, New York'ta sergileri açılan ve Vivian Mayer: Sokak Fotoğrafçısı kitabı sayesinde (muhtemelen tercih etmeyeceği) şöhreti ölümünden sonra yakalamış bir fotoğrafçı. Hayatıyla ilgili bir de film çekilmiş 2013'te, "Vivian Maier'i Bulmak" (Finding Vivian Maier). 2014'te vizyona girecekmiş. Hatta 2013 Toronto Film Festivali'nde de dünya prömiyeri yapmış. Merakla bekliyorum. Umarım gelir buralara.
Çektiklerine bazı fotoğraf sitelerinde rastlıyordum ama hayat hikayesinden haberim yoktu. Takipçisi olduğum sanatblog'da rastladım. Hayatı üzücü gibi aslında. Keşke hayattayken, çektiği fotoğrafların değerli olduğunu görebilseydi. Belki de için için biliyordu, kim bilir...