10 Kasım 2010 Çarşamba

"Hayatının öznesi ol"

Hayatının öznesi ol...

Rahmetli hocamız Ünsal Oskay'ın sözüydü bu. Laforizmalarından biri daha. Bilmiyorum, insanın hayatının öznesi olabilmesi ne kadar mümkün... Zira bazen nesneye, hatta suda sürüklenen çöp misali bir nesneye dönüşüyor bünye. Öyle bitkin, yorgun, güçsüz gibi hissediyor.

Böyle, kasabaya yeni bir film gelmiş de, sen de açıkhava sinemasının duvarından izliyormuşsun gibi. Hatta bazen ellerini göbeğinde kavuşturmak, çekirdek çitlemek istediğin anlar bile oluyor, itiraf et. O derece "dışarıdan" hissediyor bünye. Müdahale edici ya da yönlendirici değil, izleyici konumuna düşüyor. Sonra bir gayret geliyor, tırmala da tırmala... Ama ara sıra dinlenmek iyidir. Her zaman koşturmakla, tırmalamakla ele bir şey geçmiyor. Ko dibine, rahvan gitsin...


Bir dahaki programımızda hocamızın "Aşk hariç yaşadığımız herşey kollektiftir" sözünü irdeleyeceğiz, şimdilik dağılabilirsiniz. Hadi bakim...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder