Jodie Foster'ın Altın Küre ödül törenindeki konuşmasını çok beğendim. "Eşcinselliğini itiraf etti" kısmı beni çok da ilgilendirmedi açıkçası. Çok net, dürüst ve onurlu bir duruş sergiledi. 50 yaşında hala şahane görünen bir oyuncunun 47 senedir sinemada var olmasını ve mahremiyeti önemsemesini önemsedim. Hala izlemeyen varsa, konuşmanın tümüne buradan ulaşılabilir. Dinleyen herkesin gözlerini ışıldatan bir konuşmaydı. Bence Jodie Foster da ışıklı bir oyuncu.
"... Ama anlaşılan artık her ünlü kişinin özel hayatının ayrıntılarını basın toplantısı yapıp, parfüm çıkarıp, prime time'da reality programı yaparak aktarması gerekiyormuş. Şaşıracaksınız ama ben honey boo boo çocuğu değilim. Hayır üzgünüm. Ben öyle biri değilim. Hiç olmadım, olmayacağım da. Siz de bebekliğinizden beri halkın gözü önünde olsaydınız, her şeye rağmen gerçek, dürüst ve normal bir hayat için mücadele etmek zorunda kalsaydınız, belki siz de mahremiyeti her şeyin üzerinde tutardınız. Mahremiyet."
"... Ama anlaşılan artık her ünlü kişinin özel hayatının ayrıntılarını basın toplantısı yapıp, parfüm çıkarıp, prime time'da reality programı yaparak aktarması gerekiyormuş. Şaşıracaksınız ama ben honey boo boo çocuğu değilim. Hayır üzgünüm. Ben öyle biri değilim. Hiç olmadım, olmayacağım da. Siz de bebekliğinizden beri halkın gözü önünde olsaydınız, her şeye rağmen gerçek, dürüst ve normal bir hayat için mücadele etmek zorunda kalsaydınız, belki siz de mahremiyeti her şeyin üzerinde tutardınız. Mahremiyet."
Ve annesi için söyledikleri onun gibi benim de gözlerimi doldurdu. Onu ne kadar çok sevdiği belliydi.
"... Hayatımı en derinden etkileyen kişiye geliyorum: Muhteşem annem Evelyn. Anne, hala o mavi gözlerin ardındasın biliyorum. Bu gece
anlayamayacağın çok şey olacak, ama zaten anlaman gereken bir tek önemli
şey var: Seni seviyorum, seni seviyorum, seni seviyorum. Ve bunu üç kez
söylersem büyülü bir şekilde ruhuna nüfuz eder, içini iyi
bir hayat yaşadığın bilgisinin sevinciyle doldurur. Muhteşemsin anne! Gitmeye hazır olduğunda lütfen bunu da yanında götür."
Kendini estetik ameliyatlarla bambaşka plastik biri yapıp ölene kadar sahnede kalmak istememesini, ünlü olma hastalığına kendini teslim etmemesini saygıyla karşıladım. Güzel bir vedaydı...
"Bir daha asla bu sahneye çıkmayacağım. Hatta hiçbir sahneye
çıkmayacağım. Değişimi sevmek lazım. Öyküler anlatmaya devam edeceğim. Kendim duygulanarak insanları duygulandıracağım; dünyanın en iyi işi bu. Ama sesim artık başka yerlerde çıkacak. Belki bu kadar ışıltı
olmayacak, belki 3000 salonda birden gösterime girmeyecek, belki de o
kadar sessiz ve hassas olacak ki, sadece köpekler duyacak. Ama bu
işareti ben çakmış olacağım. Jodie Foster buradaydı."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder