Aralık 2011'de Pera Müzesi'nde açılan ve Diego Riviera ile onun resimlerinden oluşan sergiyi gezerken de, hayatını anlatan filmi izlerken de hep aynı şeyi düşünmüştüm. Ne güçlü bir kadın, ne acayip bir iç dünya... Resimleri, hayatı, politik görüşü; hepsi dalgalı koskoca bir deniz gibi.
Diego Riviera'yla olan ve fil ile güvercinin evliliğine benzetilen evliliği, küçükken "Tahta Bacak Frida" olarak anılmasına sebep olup hayatını acılar ve ameliyatlarla dolduran otobüs kazası, çoğu otoportre olan resimleri...
Bazılarının ona baktığında sadece kaşlı-bıyıklı bir kadın görmesini anlamıyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder