Bu aralar akşamlarımı ofiste geçirip asla mesai bitiminde çıkamadığımdan, daha bir sorgulayıcı oldum. Şöyle sorular geçiyor gün içinde aklımdan mütemadiyen:
"Buraya daha ne kadar dayanabilirim? Burası bana ne katıyor? Yoksa burası ömür törpüsü mü? Sinirimi bozmayıp sinir bozmak daha eğlenceli değil mi? Sayısal çıksa istifa etsem şakadanak, güzel olmaz mı? Etsem etsem ne zaman istifa ederim? Sakin olmak, akabinde katil olmamak için neler yapmalıyım?" vs vs... Son soru da "Yarın işe gitmesem ya la?" hatta "Çalışmayıp gezsek ya?"
Kaçma fırsatım olsa masamı bile toplamadan tüyerim, o derece. Ama panomdaki kedili daktilolu Marlon Brando ile kedi fotoğraflarını alırım. Bir de sevgilimin bana çizdiği karikatürü. Gerisi onların olsun. Bir sürü selüloz yığını, bok püsür.
Düşünüyorum da, kariyer yapmayı cart curtu filan geçtim; para kazanmak, hayatı idame ettirmek için emek vermenin, iş yapmanın karşılığı bu kadar yıpratıcı olmamalı. Evet iş yapıyorum, karşılığında maaşımı da alıyorum; ama bu kadar da baskı altında, beyin hücrelerini öldürerek, sinir stresle çalışmak pek de adil olmuyor.
George Perec'in "Un Homme Qui Dort" (Uyuyan Adam) kitabında yazdıkları geliyor aklıma.
Karşı karşıya getirilebilen başparmaklara, iki ayak üstünde duruşa, omuzlar üzerinde başın yarım dönüşüne fazla ağır bir bedel bu"
Bunların üstüne bir de dolmuştaki gerizekalı filan gelince, sinirlendim sanırım. Neyse ki ipod ve müzik imdadıma yetişti. Cinnet halini çok daha iyi anladım an. Ondan önce kızın salak suratına bakarken kafasını cama çarptığımı filan görüyordum, ahahaha!
sevgili ayla bunları bende kendime soruyorum ...
YanıtlaSilAdım Ayla değil ama bu düşüncelerimde yalnız olmadığımı bilmek güzel :)
SilGeorge Perec'in yazdiklarina bayildim. simdi bulup kitabi okuyacagim. tesekkurler!
YanıtlaSilaa, benim en sevdiğim kitaplardandır. biraz bunalım gibi ama.
Silkitap kafka'nin "günah, aci, umut ve dogru yol üzerine düsünceler"inden su epigrafla acilir:
"evinden cikman gerekmez. masandan kalkma ve dinle. hatta dinleme, yalnizca bekle. hatta bekleme bile, kesinlikle sessiz ve yalniz ol. dünya, maskesini düsüresin diye, gelip kendini sunacaktir sana, baska türlü olamaz; kendinden gecmis bir halde egilecektir önünde"
kütüphaneden alıp okumaya başladım. gerçekten çok güzel.
Silbeğenmene sevindim, bulursan diğer kitaplarına da bak. w., doğdum vs
Sil