20 Eylül 2010 Pazartesi

İçi dışı bir olmak

Hafta sonu Body Worlds (Orijinal Vücut Dünyası / Yaşam Döngüsü) sergisine gittik. Adamlar (Gunther von Hagens) yapmış, görmek lazım dedik. Hakkaten yapmışlar, bedenlerini bu sergi için bağışlamış insanların derisini bir tarafa, kasıyla kemiğini bir tarafa ayırıp basketbol oynar, jimnastik yapar vs hallere getirmişler. Etkileyici...



Her şeyden önce "içimizi" gösteriyor. Sağlam organlar, hastalıklı olanlar; sigaranın, kanserin yaptığı tahribatlar, damarlar, sinirler, kaslar, kemikler... Hepsi göz önünde. Bunların hepsi çürüyor işte, ezcümle hayat yalan... Bu arada, beynimizin %10'unu kullandığımız da yalanmış.

Serginin son kısmında, bu bedenlerin nasıl hazırlandığı, nasıl bu hale getirildiği de gösterilmiş. Ne olur ne olmaz, aç karnına gitmeyin derim. Uzun yaşamın sırrı peki? Az stres, sağlıklı beslenme (bol sebze, meyve, bakliyat, balık vs...), çok hareket, bol gülümseme, sıfır sigara... Güzel ye, tüttürme, gamsız ol, sıkıntı biriktirme içinde yani.

En etkileyici 2 parça, koca bir zürafa ile üzerinde binicisi de olan attı sanırım. Evet "iç açıcı" idi, "içimiz" açıldı. Dış güzelliğin boş olduğu bir kez daha kafamıza çakıldı. Al işte, dışındaki yakışıklı/güzel derisini sıyırınca herkesin içi aynı. Derisini elinde pardesü gibi tutan adama dikkat etmenizi tavsiye ederim. O deri ne olmuş öyle yav, muşamba masa örtüsü gibi!



Gezin görün... Akabinde üstüne Karaköy Güllüoğlu'ndan baklava yiyin, mis!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder