Hafta sonu, hem aile ziyareti hem de bahçıvanlık çalışmalarıyla geçti. Güzeldi. Anneler, babalar, ablalar, yeğenler... herkes çok sevindi gelişimize. Anne orada yedirdikleri yetmezmiş gibi, bir dolu gıdayla uğurladı yine bizi.
Keles kampında ormancı bir abimizin getirdiği çam fidelerini toprağa kavuşturana kadar bizim evin balkonunda tutuyorduk. Onları da annelerin bahçesine diktik. Artık dikili 3 çam ağacımız var :)
Bir de annelere aldığımız ortancadan ve Bodrum papatyalarından eve de aldık. Diğer papatya ve fesleğenle kardeş kardeş duruyorlar balkonda, büyük saksıya dikilecekleri günü bekliyorlar.
Onun dışında beyle yaprak sarmaya alıştık nasılsa İzmir'de diye, anneyle bahçeden bol bol asma yaprağı topladık. Taze asma yapraklarını etli ya da zeytinyağlı saracağımdır inşallah üşenmediğim ilk vakitte. Hafta içi akşam yapılacak iş değil.
Hava ise yine kapkaraydı hafta sonu. Bugün de aynı şekilde kasvetli ve soğuk. Yağdı yağacak. Ofiste hala Fenerbahçe-Galatasaray geyikleri dönüyor. Of, o kadar sıkıcı ki bu muhabbet. Diğer zırvalıkların üstüne tam oldu. Neyse ki lig bitiyor ve ne mesudum ki, futbolla alakası olmayan bir kocam var. Fanatiklik, evlerden ırak...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder