1 Nisan 2010 Perşembe

1 Nisan, neşe doluyor mu peki insan?


Bütün gün dışarılardaydım, Cern enerjisi sirayet etti sonunda bünyeye. Dün gece Rashit konseri için Avrupa yakasına geçmişken, arkadaşta konaklayıp ertesi gün de birkaç kapının mandalını çektim, iyi oldu. Bir görüşme, sonra bir dostta kısır yapımı ve imhası, akabinde muhabbet... iyi geldi. Yoksa bütün gün sırf kahve içmekten tansiyonum-şekerim oynadıydı yerinden. Dostu da özlemişim hem. O değil de, deri ceket ve kotla görüşmeye gidilir mi, gittim. Samimi ol, canımı ye. Değil mi ama?

Rashit konseri ise zıpkın gibiydi. Enerji fışkırıyor adamlardan. Eh, bir de Küçük İskender ile Teoman dahil olunca, cümbüş oldu. "İyi şeyler düşün!" Peki. Balık Ayhan da damladı, şenlik gırla. Babylon havalandırması çalışmayınca napsın Tolga, fora etti tişörtü bayrak yaptı eline, hey yavrum hey! Trainspotting'deki Retton'dan neyi eksik yarebbim!

Ne diyor "Teker Teker" adlı eserinde Rashit, "Bir mucize bekliyorsan gerçekten de ihtiyacın olmalı" Yok mu yani?
Bence var.

Uykum geldi.

Aman 1 Nisaaan, 1 sen eksiktin yani! Zevzek şakaları izle dur şimdi. Sözlük Çince oldu misal. Ya da Japonca. Bilemedim artık.


Yatıcam yatamıyorum, ulusa sesleniliyor TV'de, depresyon kanepemde hazıroldayım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder